Hacdan Önce Hazırlık ve Bazı Tavsiyeler

 

Hacı adayı kardeşim! Her şeyden evvel şunu bilmelisin ki! Hac yolculuğu ticari ya da turistik bir seyahat değil, bir ibadet yolculuğudur. Bu yolda atılan her adımın, çekilen sıkıntı ve meşak­katlerin bir taraftan sevap kazandırırken diğer taraftan günahlarımızı eriteceğini hiçbir zaman unutmamalıyız.

 

Mâlî ve bedenî gücü yerinde olan bir Müslü­man’a farz olan hac ibadeti, diğer ibadetlere nis­petle ifası oldukça zor olan bir vazifedir. Bu sebeple her şeyden önce sabırlı olmanızı tavsiye ederiz. Zira uzun bir yol kat edecek ve çok sıcak bir iklimle karşılaşacaksınız. Çeşitli yerlerden gel­miş insanlarla buluşacak ve beraber olacaksınız.

 

Bazan aç, bazan susuz ve uykusuz kalacaksınız. Dengeniz bozulup sinirli halde olabilirsiniz veya karşınızdaki öyle olabilir, hatta sizden daha sinir­li olabilir. O halde yapacağınız iş çok sabırlı olmaktır. Sabır, sabır, sabır...

 

Temiz, efendi, nazik, affedici, tatlı dilli, güler yüzlü ve alçak gönüllü olmak mecburiyetindeyiz.

 

Hacı adayı kardeşim! Sakın ola kimsenin kalbi­ni kırma. Çünkü kalp kırmak Allah (c.c.) nazarında Kâbe'yi yıkmaktan daha tehlikeli ve günahtır.

 

Dikkatli ol! Zira şeytan ve nefis, bu yolda daha çok musallat olacaktır. Allah (c.c.) şerrinden korusun.

 

Hacı adayı kardeşim! Resûlullah Efendimiz’in (s.a.v.) huzuruna gideceğiz, iyi hazırlanmalıyız, maddi ve manevi temizliğimizi iyi yapmalıyız. Tesbih namazı kılıp, tövbe ve istiğfâra, salât-ü selama şimdiden başlamalıyız.

 

Çok sadaka vermeli ve yolda yetecek kadar para almalıyız; maddeten ve manen kimseye yük olmamalıyız. Mümkün olduğu kadar malımızla ve bedenimizle başkalarına yardımcı olmalıyız. Bütün bu güzel şeyler haccının kabulüne ve ayrıca o mukaddes yerde bir nafile hac sevabı kazan­mamıza inşaallah vesile olur.

 

Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v.) “Başka ­sına yük olmayın” buyurmuştur. O halde uçakta, otobüste ve kalınacak yerlerde arkadaş larımıza yük olmayalım, bilhassa yaşlılara yardımcı olma­ya çalışalım.

 

O mübârek yerlerde alışverişe dalmayalım, ibâ­dete gayret edelim. Alışverişi memleketimizde yapabiliriz; ama Kâbe’yi, Ravza’yı ve Mescid-i Nebevi’yi bulamayız.

 

Allâhü Teâlâ her hususta yardımcımız olsun... Âmin