Hac İle Alâkalı Bazı Tabirler

Beyt-i Mâmûr: Meleklerin Kâbesi.

 

Mescid-i Harâm: Mekke-i Mükerreme’nin orta ­sında Kâbe-i Muazzama’nın bulunduğu Mescid-i Şerîf’dir.

 

Hac: Husûsî mekânı, husûsî zamanda, husûsî fiille ziyâret etmektir.

 

Hacc-ı İfrâd: Umresiz yapılan hacdır.

 

Hacc-ı Temettû: Aynı senenin hac aylarında umre ve haccı ayrı ayrı ihrâmlarla edâ etmektir.

 

Hacc-ı Kırân: Bir ihrâmla umre ve haccı bera­ber yapmaktır.

 

Hac ayları: Şevval, Zilkâde ve Zilhicce'nin ilk on günüdür.

 

Menâsik-i Hac: Hac fiilleri; haccın farzları, vâcibleri ve sünnetleri.

 

Hacc-ı Mebrûr: İnsanlara ikram ederek, güzel konuşarak ve günah karıştırmadan yapılan makbul hacdır. Alameti, hacdan, üzerinde bulunduğu hal­den daha hayırlı olarak gelmek ve günahlara dön­memektir.

 

Umre: İhrâmlı olarak Beytullah'ı tavâf etmek, Safâ ile Merve arasında sa'y etmektir.

 

İhram: Niyyet ve telbiyeden ibârettir ki, hacca yahut umreye ve kırâna göre her ikisine niyyet ederek harâma dâhil olmaktır.(9)

 

İzâr: Peştamal gibi belden aşağıya tutulan örtü.

 

Ridâ: Peştamal gibi omuzdan örtülen havlu veya benzeri örtü.

 

Telbiye:

 

 

"Lebbeyk. Allâhümme lebbeyk. Lebbeyke lâ şerîke leke lebbeyk. İnnel-hamde ven-nimete leke vel-mülk. Lâ şerîke lek."

 

Tehlîl:

 

 

"Lâ ilâhe illâ'llâhü vahdehû lâ şerîke leh, lehü'l-mülkü ve lehü'l-hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr."

 

Temcid:

 

 

"Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi'l-azîm".

 

Hatîm: Kâbe'nin kuzeyinde yarım dâire şek­lindeki duvar.

 

Hıcr: Kâbe'nin, hatîmle çevrilmiş olan kısmı ­dır: Kâbe'den sayıldığı için tavâf Hatîm'in dışın ­dan yapılır.

 

Hacer-i Esved: İçerisinde insanların ruhlar âle­minde verdikleri ahitlerinin bir nüshasının bulundu­ğu, Cennet-i Âlâ'dan gelmiş bembeyaz ve büyükçe bir yakuttur. Aslında bembeyaz iken günahkârların ellerini ve yüzlerini sürmelerinden dolayı siyah­laşmış ve Hacer-i Esved denilmiştir.

 

Mültezem: Hacer-i Esved'in konulduğu köşe ile Kâbe'nin Kapısı arasıdır. Duâların makbûl olduğu yerlerdendir.

 

Makâm-ı İbrâhîm: İbrâhîm Aleyhisselâm'ın ayak izlerinin üzerinde âşikâr olarak görüldüğü mübârek bir taşdır.

 

Mîzâbü'r-rahme: Altın oluk.

 

Zemzem: Cebrail Aleyhisselâm'ın çıkardığı mübârek sudur.

 

Şavt: Kâbenin etrafını bir defa dolaşmaya denir.

 

Tavâf: Kâbe-i Muazzama'nın etrafında yedi defa dolaşmaktır. Yani yedi şavta, bir tavâf denir.

 

Tavâf-ı Kudûm (Kudûm Tavâfı): Mekke-i Mü ­kerreme'ye varılınca yapılan tavâftır. Bu tavâf, âfâkîler (Mekke dışından gelen) için sünnettir.

 

Tavâf-ı ifâza (Ziyâret Tavâfı): Arafât'tan inil­dikten sonra yapılan farz tavâftır.

 

Tavâf-ı Sader (Vedâ Tavâfı): Âfâkiler için Mekke-i Mükerreme'den ayrılmazdan önce yapılan vacip tavâftır. Hac fiilleri bununla tamam olur.

 

Izdıbâ: Sonunda sa'y olan tavâfa başlamazdan evvel ridâ'nın bir ucunu sağ koltuk altından geçirip, sol omuz üzerine atmaktır. Böylece sağ omuz ve kol ihrâmın dışında kalır. Kendinden sonra sa'y olan tavâfların her şavtında erkeklere sünnettir.

 

İstilâm: Tavâfa başlarken ve tavâf esnâsında Hacer-i Esved'in hizâsına her gelişte dönerek namaza durur gibi iki eli kulak hizâsına kaldırıp "Bismillâhi Allâhü Ekber, lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber" diyerek hacer-i esvede elini koyarak öpmektir. Bu mümkün olmuyorsa el işâreti ile uzaktan selâmlayıp sağ elin içini öpmektir.

Remel: Izdıbâ halinde ilk üç şavtta adımlar kısaltılmak ve omuzlar silkelenmek sûretiyle süratli ve çalımlı yürümektir. Diğer dört şavtta normal olarak yürünür.

 

Safâ ve Merve: Mescid-i Harâm'ın doğusunda, sa'yin yapıldığı 350 m. aralıklı iki tepedir.

 

Sa'y: Safâ'dan Merve'ye dört gidiş, Merveden Safâ'ya ise üç geliş olmak üzere yedi şavttır. Sa'y, haccın ve umrenin vaciplerindendir.

 

Hervele: Erkeklerin, Safâ ile Merve arasında her geliş ve gidişte iki yeşil direk arasında koş­malarıdır.

 

Vakfe: Arefe günü öğle namazından sonra Bayram günü fecir tulu edinceye kadar bir anda olsa Arafta bulunmaktır. Bir de Müzdelife vakfe­si vardır ki bayramın birinci günü imsak ile güne­şin doğması arasında Müzdelife sınırları içerisin­de bulunmaktır.

 

Arafât: Mekke-i Mükerreme’nin güney doğu­sunda yaya altı saatlik (25 km) mesâfede bulunan bir mevkidir. Haccın rüknünden biri olan Arafat vakfesi orda yapılır.

 

Müzdelife: Minâ ile Arâfat arasında Harem sınırları içerisinde bir bölgenin adıdır.

 

Meş'ar-i Harâm: Müzdelife'deki Kuzah tepesi­dir. Şimdi üzerine mescit yapılmıştır.

 

Minâ: Harem sınırları içerisinde, Kâbe ile Müzdelife arasında bir mevkidir. Mescid-i Harâm'a 6,5 km mesâfededir. Cemreler (şeytan taşlanacak yerler) Minâ'dadır.

 

Cemre: Ufak taş veya ufak taş yığını.

 

Cemre-i Ulâ: Cemrelerden Minâ tarafında olanıdır.

 

Cemre-i Vustâ: İkinci cemre.

 

Cemre-i Akabe: Mekke-i Mükerreme tarafında bulunan cemredir. Halk dilinde cemrelere sıra ile "küçük şeytan, orta şeytan, büyük şeytan" denilir.

 

Remy-i Cimâr: Cemrelere ufak taş atmaktır.

 

Hedy: Harem bölgesinde, Hac ile alâkalı olarak kesilen kurban olup Minada kesilmesi sünnettir.

 

Udhiyye: Kurban bayramında belirli şartları hâiz kimselerin kesmesi vâcib olan kurban. Cinâyet: Hacda cezâyı icabeden fiil ve davranışlar. Dem: Koyun ve keçi cinsinden olan kurban Bedene: Deve ve sığır cinsinden olan kurban. Harem: Mekke-i Mükerreme ve civârıdır ki hududları tâyin edilmiş ve nişan dikilmiştir.

 

Hıll: Harem ile mîkat sınırları arasında kalan yerlerdir. Mikât: İhrâm için belirlenmiş yerler olup ihrâmsız geçmek câiz değildir. Mekkî: Mikât dâhilinde ikâmet edenlerdir. Âfâkî: Mikât hâricinden Mekke'ye gelenlerdir.

 

Eyyâm-ı Teşrîk: Zilhicce'nin on birinci, on ikinci ve on üçüncü günleridir. Bu günlerde teşrîk tekbîrleri getirildiği için teşrîk günleri denilmiştir. 

 

(9) Nimet-i İslâm