Bayram Namazı
Bayram namazı vâcibtir. Kitap, sünnet ve icmâ ile sâbittir.
Ramazan bayramı namazının vâcib olduğunun delîlleri:
“Ve zekerasme rabbihî fesallâ.” Yâni, “Rabbisinin ism-i şerîfini zikreder de bayram namazını kılar.” meâlindeki âyet-i kerîmesi ile:
“Ve litükebbirullâhe alâ mâ hedâküm.” Yâni, “Sizi hidâyet buyurduğu üzere (bayram namazını kılın ve) Allah’ı tekbîr ile zikredin..” âyet-i kerîmeleri ve Resûlüllah Efendimizin:
“Lâ cüm‘ate velâ teşrîka velâ fıtrate illâ fî mısrin câmi‘in” hadîs-i şerîfleridir.
Kurban bayramı namazı ise:
“Fesalli lirabbike venhar” âyet-i kerîmesiyle sabittir. Mânâ-i şerifi: “Habîbim, Rabbinin rızâsı için kurban bayramı namazını kıl ve kurban kes.” demektir.
İcmâ-ı ümmetten delîl: Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz, Ashâb-ı Kirâm (r.a.) ve müçtehid imâmlar (r.a.) bu namazları asla terk etmemişler, terkine de müsâade etmemişlerdir.
BAYRAM NAMAZININ ŞARTLARI
Cuma namazı kendilerine farz olan kimselere bayram namazları vâcib olur.
Bayram namazından sonra hutbe sünnettir. Namazdan evvel okursa yahut terk ederse namaz câiz olur. Lakin kötülük etmiş olur.
Namazdan evvel okunan hutbenin namazdan sonra iadesi lazım gelmez.
BAYRAM NAMAZLARININ VAKTİ
Namazın ilk vakti, beldenin yüksek bir mekânından bakıldıkta güneş, doğduğu mahalden bir mızrak miktarı yani on iki karış kadar çıkıp rengi beyazlandıkta (yani güneş doğduktan kırkbeş dakika sonra)dır. Son vakti güneş zevâle gelinceye kadardır. Zeval vakti girince bayram namazı câiz olmaz.
Ramazan bayramında özür ile bayram namazını ertesi günün zevâline kadar tehir câiz olur. Lakin kurban bayramında özür ile kerâhetsiz ve özürsüz kerâhetle bayramın üçüncü günü zeval vaktine kadar tehir (geciktirme) câizdir.
BAYRAM NAMAZININ KILINIŞI
Bayram namazı iki rek’attır. Birinci rek’atta iftitâh tekbirini aldıktan sonra ellerini diğer namazlarda olduğu gibi göbeği altına bağlayıp Sübhânekeyi okuduktan sonra üç kere ellerini kaldırarak tekbir alır. Tekbirlerin ikisinde ellerini bağlamaz, iki yanına salıverir. İki tekbir arasında cemaat çok olursa üç tesbih miktarı ve az olursa bir veya iki tesbih miktarı sükût ile durur.
Üçüncü tekbirden sonra ellerini bağlayıp gizlice Eûzü ve Besmele ve âşikâre olarak Fâtihâ ve üç âyet veya bir sûre okuduktan sonra tekbir ile rükû’a, sonra secdeye gider.
Secdelerden sonra ikinci rek’ate kalkınca evvela Besmele, sonra Fâtihâ ve üç âyet veya bir sûre okuduktan sonra evvelki rek’atte olduğu gibi üç tekbir alıp dördüncü tekbîr ile rükû’a gider.
Bayram namazında diğer namazlardan ziyade olan tekbirin üçü birinci rek’atte, üçü de ikinci rek’attedir. Aslî tekbir dahi üçtür: Biri iftitâh tekbiri, diğeri rükû tekbirleridir. Tamamı dokuz tekbirdir.
İftitah tekbiri farz, birinci rek’atin rükû tekbiri sünnet ve kalan yedisi vâcibtir. İkinci rek’atin rükû tekbîri vâcib olan bayram tekbirine yakın olduğundan vâcib oldu.
BAYRAM NAMAZINA KIYAMDA ERİŞEMEYEN
Bir kimse bayram namazına rükûda erişse, iftitâh tekbirini kıyamda alıp mümkün ise zevâid tekbirlerini dahi kıyamda alır.
Eğer kıyamda erişemezse rükûya gider. Rükûda tekbirleri -ellerini kaldırmadan- edâ eder (alır). Eğer tekbirlerin bazısını edâ etmeden imam rükûdan kalkıverirse, imama tabi olarak doğrulur. Kalan tekbirler sâkıt olur.
Eğer imâma rükûdan sonra erişirse selâmdan sonra kalkar ve birinci rek’ati tekbirleriyle beraber kaza eder.
Bayram namazına erişemeyen kimseler -vakti geçmese de- bayram namazı kılmazlar.(10)
Abdest alıncaya kadar imamın bayram namazından çıkacağından yahut güneş zevâle gelerek namazın geçmesinden korkulsa su varken teyemmüm edip bayram namazını kılar.
Cuma ve bayram namazı gibi cemaat çok olan namazlarda fitne olmaması için sehiv secdesi yapılmaz. Cemaat çok olan namazlarda da sehiv secdesini terk etmek evlâdır. (Reddü’l-Muhtâr)
İmâm, Ramazan bayramında hutbeyi tekbir, tesbih, tehlîl, tahmîd ve salavât-ı şerife ile okur ve fıtır sadakasını bildirir.
Kurban bayramında ise hutbeyi tekbir ve tesbih ve vaaz ile okur ve kurban kesmeyi ve teşrîk tekbirini bildirir.
Birinci hutbeyi dokuz ve ikinciyi yedi tekbir ile okumak müstehaptır. (Hindiyye)
(10) Vakti geçmek ve imama yetişememek suretiyle bayram namazını kılamayan kimse kaza edemez, tek başına kılamaz. Ancak yetişemeyenler ikinci bir cemaat olarak kılabilirler. (Nimet-i İslâm)